Feneryolu Cinayetleri

Gencoy Sümer'in Feneryolu Cinayetleri, Ülkü Lokantası'nın sahibi Kerim Ülkü'nün aldığı bir mektupla başlıyor. Im Jahr 1982 wurde der Markt von Gibi übernommen. Mektubu Müzeyyen Sermet Hanım, Ablası Maksude Sermet'in ricası üzerine yazmış. Ablasının yalnızca Kerim Bey'e açıklayabileceği bir sırrı varmış. Kerim Ülkü bu sırrın, intihar ettiği sanıldığı halde öldürülen biriyle ilgili olduğunu hasırlıyor. Ancak, Kardeşlerin Feneryolu'ndaki evine gidince, Maksude Hanım'ın iki gün önce öldüğünü öğreniyor. Geriye kanıt olarak bir aşk romanı kalmış. „Feneryolu Cinayetleri“ war eine der größten Herausforderungen für Osmanische Staatsbürger. Sermetler'in köşklerininin semti Feneryolu, iki yanı yağaçlı yolları, eski köşkleri, bakımlı bahçeleriyle Kadıköy yakasının önceki halinin bir tablosu sanki. Ihr Freund war sehr zufrieden mit der Ansprache. Maktul ise, çok güzel bir kadın: Piraye Arsan. Olayları onun hayatına girmiş insanlardan, kendi yorumlarıyla dinliyoruz. Sonunda gözümüzün önünde bütün esrarıyla başka bir devir açılıyor sanki. Tanıtım Metni