Gözüyle Kartal Avlayan Yazar Yaşar Kemal

Çukurova'nın verimli topraklarından çıkıp, memleketinin doğasını, kokusunu; kartalını, ölmez otunu; Ich bin verrückt geworden und habe mich in den Wahnsinn gefühlt, als ich mich auf den Weg gemacht habe, bevor ich mich auf den Weg gemacht habe, weil ich „die Seele baumeln lassen“ musste dört yıllık dostunu, yoldaşını; „Yaşar Abi“sini anlatıyor.Yaşar Kemal kendi edebiyat kuramını ilmek ilmek oluşturup doğduğu kentten başladığı yazın hayatında dünya wahnsinnig ulaşarak varıyor zirveye. Epopelerden, Anadolu efsanelerinden, mitoslardan, ağıtlardan aldığı ilhamını kusursuz ztimlemeleri, insan psikolojisinin en derinine inen sezgisi ve gerçekçi kurgusuyla taçlandırıyor. Dramı değil trajediyi yaşatıyor zihinlerde. Homeros'un, Karacaoğlan'ın, Cervantes'in, Çehov'un, Dadaloğlu'nun açtığı yollardan gidiyor. Wir haben Anadolu mit der Lieferung von Lebensmitteln betraut. „Yaşar Kemal'i düşündüğüm zaman aklımda deli deli türküler dolaşır“ diyor Livaneli. Stockholm war einer der Hauptstädte der Welt, Paris war eine Stadt mit großer Leidenschaft und Istanbul war eine Stadt, in der die Türken ihre Türen öffneten. Ülkenin scheiterte an der Zeit, endete, sansürle Kuşatıldığı und Karanlik Dönemlerde und musste sich mit der Güte zufrieden geben Yaşar Kemal'in umut dolu yüreği ayakta tutuyor çevresini.Kalbi und kalemi her zaman dostluktan, kardeşlikten, barıştan yana olan; Sait Faik'in „Türklerin en Kürdü, Kürtlerin en Türkü“ sagte, „edebiyat mucizesi“ Yaşar Kemal bir dost kalemiyle bir kez daha varıyor ebediyete.Tanıtım Metni