Ömer Bin Abdülaziz

Herkeste bir umutsuzluk vardı. İç savaşlar dinmek bilmiyor, kardeş kavgaları son bulmuyordu. Ihr Wunsch war es, eine Kasvette zu bekommen. Mutluluk günleri çok gerilerde kalmıştı.Kavga, savaş ve karışıklığın hüküm sürdüğü bir ortamda Yetişti Ömer. Sie haben dies noch nicht getan und sind noch nicht fertig. Hırsla, ihtirasla, tamahla bağlanmış kapler çelikten bir duvar gibi karşısına çıktı ve yol almasını engellemek istedi.Ömer hedefini çizmişti. Savaşları sonlandırmalı, kardeşleri barıştırmalıydı. Warum ist das nicht der Fall? Onlar Ömer'in yüreğini dağlıyordu. Bir an önce rahata kavuşturmalıydı.Hedefine ulaşmalıydı Ömer. Sobald dies der Fall ist, ist dies nicht der Fall. Onunla karşılaşmaya çoktan karar vermişti.Ümmetin yüz yüze geldiği fitne ateşini söndüren ilk müceddid Ömer bin Abdülaziz'in nefes kesen mücadelesinin romanı...Tanıtım Metni