Umut

Sie, die Kinder, die sosyal feodalite zihniyetinin ve sınıflar arası kopukluğun hüküm sürdüğü bir toplumun yaşam sürecinden kaçıp yeni bir hayat arayışına giren Hasan ile Rıdvan'ın bir damla umut peşindeki çırpınışlarında sürüklendikleri trajik serüvenlerinin hikâyesi. Mein Kind ist in der Lage, seine Kinder zu erziehen, es hat ihm geholfen, seine Kinder zu erziehen, sie zu töten, sie zu töten, sie zu töten, sie zu töten, sie zu töten, sie zu töten, sie zu töten und zu töten Sancısına Çukurova'nın Panoraması eşliğinde yazarın zengin betimlemeleri ile tanık olacaksınız. Was kann ich tun? Hayat onlara adil davranacak mı? O duvarlar, o küf tutmuş, çürümüş o taşlar, o yosunlar… Was meinst du, rüzgâr mı yoktu? Toprakları kavurup çatır çatır çatlatan o kuru nefes de mi yoktu? Dies ist nicht der Fall. Hiçbir şey yoktu. Sadece yosun und sadece kapkara bir rutubet vardı Tanıtım Metni