Cennet Kuşu

„Sen burada yürüyemiyorsun ama cennette coşacaksın, hem bir sürü arkadaşların olacak. O çok sevdiğin hamburgerledden, hiç boğulacak gibi olmadan istediğin gibi yiyeceksin, canın not isterse Allah verecek“, sagte er. Seviniyor, hoşuna gidiyor. „Daha çok anlat“ diyor. „Melekler yanımızda, bak, bizi görüyorlar onlar“, sagte er. Çok seviniyor. Sie müssen jedoch darauf achten, dass Sie nicht mehr wissen, was Sie tun müssen Du hast mir gesagt, dass ich dir sagen muss, dass ich dir sagen muss, dass du… O çok küçükken ölen, aslında hiç hatırlamadığı annesini özlüyor… Tek duası, „Allah bin beni yürüt!“ O, ein Tag, an dem Allah gestorben ist, Allah hat gesagt: „Bak kulum, sana öyle güzel hediye yolluyorum ki, ömrün boyunca kıyamayacağın, hep saklayacağın, baktıkça beni hasırlayacağın bir hediye“ diye diği bir imtihan. O, ablasının Cennet Kuşu!