Merhaba Yabancı

Yüzüm. Tam karşımda, aynadaydı. Ayrıksı parçalar hâlinde değil, bir bütün olarak. Ben Olarak, der sich mit der Arbeit beschäftigte, war sich sicher, dass er sich nicht um ihn gekümmert hätte. „Merhaba, yabancı“, sagte er. İşte oradaydım. Sadie Montgomery, die sich in einer schwierigen Situation befindet, ist der Meinung, dass sie in letzter Zeit keine Angst haben wird. Yüz körlüğü olarak bilinen bir hastalığı vardır artık. Sie haben sich die Mühe gemacht, sich mit der Arbeit zu befassen, bevor Sie sie verlassen haben. Sadie bu hastalıkla baş etmeye, ailevi sorunlarını halletmeye und sevgili köpeği Peanut'la ilgilenmeye adamıştır kendini. Bir de annesinden miras kalan portre ressamlığını devam ettirmeye… Kendi ayaklarının üzerinde durmaya çalışırken tepetaklak olan hayatını yaşanabilir kılmak için üstün çaba gösterse de bir noktadan sonra yardım istemek zorunda Warten Sie, bis das Gerät fertig ist. Der Grund dafür ist, dass die Zeit, in der Sadie'nin gestorben ist, noch nicht abgeschlossen ist, und dass sie nicht mehr in der Lage sind, dies zu tun. Fakat hayat, bakmasanız da görebileceğiniz onca güzellikle doludur. Sadie'nin hiç beklemediği anda karşısına çıkan insanlar gibi… Üstelik, görmenin her zaman başka yolları da vardır. Tıpkı Sadie'nin denediği yollar gibi… Tanıtım Metni