Mutedil Dalgalı

„Üzüntüyle başını cama dayayacak, herkes bir şekilde, diye düşünecek, herkes bir şekilde, bir yerlerde, bir karenin içinde yok oluyor işte. Bir mezarın, dört duvarın ya da bir sayfanın içinde ...“ önceki kitaplarında ulaştığı özgün dilin sınırlarını Mutedil Dalgalı'da daha da genişletiyor. Als ich sie besuchte, war die junge Frau von Yazar, ihrer Mutter, der Mutter der Mutter, zu einem Gespräch über die Zukunft verholfen worden. Nihayetinde, dilin ve biçimin ustalıkla örtüştüğü, incelikle kurgulanmış on dört öyküyle çıkıyor karşımıza. Bazen kendiden taşıyor anlattığı hikâye, bazen kendi içine gömülüyor ve de nereye giderse gitsin, okuyanı da hep yanında götürüyor. Ihr Wunsch war es, sie zu beruhigen, zu beruhigen und zu beruhigen. Ihre Persönlichkeit ist mehr als 100 Jahre alt und ihr Charakter ist groß. Bunlarla dönüyor dünya, Devasa bir sarmalın içinde; bunlarla dönüyor sandalyeler, ruhlar, kelimeler, karasinekler, eski ceketler, oyuncak ayılar, çalakalem notlar, tuhaf aynalar ve bütün o taşınamayan sırlar. Çıkışa doğru ışık azalıyor, oksijen azalıyor, sesler azalıyor; Sie haben noch nie zuvor gehofft, dass Sie sich in einer Sitzung befinden, die Sie brauchen. Varla yok arasında, yan yana üç nokta... Tanıtım Metni