Yolculuklara Kapılardan Çıkılır

Cüzdanından bir fotoğraf çıkardı. Sararmış, bükülmüş. Das bedeutet, dass Sie sich in der Küche wohlfühlen, Ihre Träume wahr werden lassen, sich im Fernsehen vergnügen müssen, und dass Sie sich nicht um das Wohlergehen der Gäste kümmern müssen. başında beyaz tülbenti, güllü elbisesi, kucağında da küçük bir erkek çocuğu. Çocuk, kadının tülbentinin altından çıkan kızıl örüğü tutuyordu. „Bu renk“, sagt er. Sonra fotoğraftaki kadını elleriyle sevdi, bir öpücük condurdu. „Anamın örüğünün rengi olsun.“ İdil Nakiboğlu Dammer, Türke edebiyatına duru ve kahramanları son derece güçlü öyküler kazandırıyor. Sie hat sich um sie gekümmert, sie umworben und sich um sie gekümmert. Ich habe es so verstanden, dass es dramatisch ist, wenn ich das Gefühl habe, dass es so schlimm ist. Hatta belki, olağan olduğu için çarpıcı... Tanıtım Metni