Acımak

"Acımak... Ben insan ruhlarındaki derinliğin ancak onunla ölçülebileceğine kaniyim. Evet, dibi görünmeyen kuyulara atılan taş nasıl gürlük uzaklıklarını gösterirse hürmetli elemi de bizim yüreklerimize ayrılan zaman gücümüzün bize, insanlığımızın derecesinde öğretir... Fikrimce yalnız doğruluk hastalığı, bir hak ve hakikatin karşılığında toplayabilme, bir cemiyeti mesut etmeye kâfi gelemez... Bunun için acımak,n feryadını, iniltisini duyabilmek de!.." Edebiyat Büyük usta Reşat Nuri Güntekin, Acımak'ta nefret ile arasındaki sevgi ince çizginin tasvirini ustalıkla yapıyor. Zehra Öğretmen ile babası Mürşit Efendi'nin hikayesi üzerinden beşeri duygular tüm yalınlığıyla ortaya çıkan usta yazar, bu romanla yerel olanda evrenseli yakalıyor. İki ayrı vaka halkasını ustaca birleştirici olay örgüsüyle roman tekniği açısından da özel bir yerde duran eser, idealist karakterlerin anlatımından hareketle toplumsal yozlaşmaya, keskin bir bakış açısı sunuyor. Ahmet Hamdi Tanpınar'ın veciz nitelemesiyle “Türkçenin ortasında geniş bir sevgi ve şefkat ürpermesi” olan Reşat Nuri Güntekin'in ölümsüz eseri Acımak, insanın günlük güçlülüğüyle edebiyatımızın aşılmaz anlatılarından birini simgeliyor. Tanıtım Metni