Alman Oryantalizmi

Teoloji merkezli çalışmalarla başlayan filolojiye evrilerek bir gelenek yaratan Alman oryantalizmi, 19. yüzyılın sonlarına doğru aydınlatma giderek genişliyor. Bilim insanlarının sömürgeci propagandalarında devletlerin siyasi ajandaları için mesai harcamaları ve bu faaliyetler bildiri olarak temellendirme çalışmaları/girişimleri, Avrupa dışındaki diğer kültürlere ilgiyi arttırırken bir yandan da bu araştırmaları siyasallaştırmıştır. Öte yandan Doğu'nun, akademik raporların bir konusu olduğu kadar dış politikanın da devam ettiği bir araca dönüşmesi, bilim insanlarının siyasetle ilgili kuran ve temel parametresidir. Avrupa devletleri arasındaki siyasi ve ticari rekabet, eş zamanlı biçimde bilim değişimleri da sirayet etmiş ve Doğu'nun hem zenginleşmesine hem de siyasallaşıp popülerleşmesine zemin hazırlamıştır. Alman sömürgeciliğinin gelişimi ve oryantalizmle ilişkisi Carl Heinrich Becker ve Martin Hartmann'ın Alman geleneğine yeni bir form vermesine yol açmıştır. Ayrıca oryantalist derginin durumu ve ciddi bir artış ve temel bir dönüşüm meydana geldi.Alman oryantalistleri bu kitabı inceleyerek, oryantalizmin siyasallaşma sürecini ve Almanların oryantalizme eklemledikleri ideolojik boyutun sınırlarının ötesindeki Becker ve Hartmann örneği üzerinden Osmanlı toplum ve siyasetini bağlama alarak açıklamaya çalışıyor.Tanıtım Metni