Amerikan Adaleti

Araştırmacı-Yazar Hüseyin Atam, dünyanın dört yanında sözde “adalet dağıtmaya” çalışan ABD emperyalizminin kendi varlığına yönelik adaletsizliğini, zulmünü, hukuksuzluğunu anlatıyor. Mahkûm hakları ve hastane koşullarının özel olarak ele alındığı kitapta, ırkçılık ve polisin gidişatı bir şekilde ayrıntılarıyla okurlara aktarılıyor.ABD'nin olabilir filmlerde ancak “rüya ülke” olabilir filmlerde vurgulayan Atam verileriyle bir kâbuslar ülke tablosu ortaya çıkıyor.ABD, dünyada yüzde 5'ini teşkil eden ama dünya çapındaki mahkûmların yüzde 25'i bu ülkede.İki bu kadar milyona yakın mahkûmun bulunduğu yerde, parayla uyulmuyor.Her gün üç Amerikan vatandaşı polisiyle birlikte ölüyor.Siyah nüfus oranı yüzde 13, cezaevlerinde ise beyazların dört katı.Mayıs 2020'de ABD'nin Minnesota eyaletine bağlı Minneapolis'e bağlı polis, George Floyd adlı siyah yurttaşı dakikalarca çalıştırılıp nefessiz öldürülür. Kurban'ın, “Nefes alamıyorum” sözleri tüm zihinlere dünyada kazındı.Yaşananlar ne ilkti ne de son yapacaklar, çünkü Floyd'un tedavisi bir Amerikan gerçeğiydi. Malcom X yıllar önce her şeyi özetlemişti: “Amerikan rüyası değil, Amerikan kâbusu ekonomisi.” "İnsan hakları her insanın içermesi, yaratılışı ve tam bir insan olması nedeniyle sahip olması gereken en temel haklardan biridir. Bu evrensel haklar, dünyanın bir yanındaki tüm bireylere aittir ve hiç kimse hariç yaşadığı coğrafya nedeniyle temel insan haklarından mahrum edilemez. Ayrıca, milliyet, cinsiyet vb. unsurlar ne olursa olsun tüm insanlardan bu haklardan yararlanma konusunda ve bu kimseden başkalarından üstün değildir."