Ankara Anıtı

Roma'nın ilk imparatoru Augustus, İS 3 Nisan 13'te vasiyetini yazar ve ölümünü dört ay önce Vesta rahibelerine teslim eder. Üç rulo halindeki bu vasiyetinin ikinci rulosu, Augustus'un gerçekleştirdiği hizmetleri anlatan belgedir. İmparator, Res Gestae olarak kaydedilmiş bu belgenin tunç levhalarla kazınıp kendi anıtının mezarının girişine asılarak emretmiştir. Ölümünden sonra bu vasiyet yerine dönüştü, hatta bu levhalar çoğaltılıp imparatorluğun çeşitli eyaletlerine gönderilerek bütün yurttaşlarca okundu, böylece hem İmparatorun şahsına hem de onun döneminde altın çağını yaşayan imparatorluğa beslenmenin kat çoğalması sağlandı. Ne var ki levhalar olduğu yerde kalır ve zaman içinde değişir. 16. yüzyılda, Asia Minor'un Ankara'ya yazdığı, mermer üzerine Latince ve genel olarak iki dilli yazılmış bir kopyası, Augerius Gislenius Busbequius tarafından keşfedilinceye ve bu işlemden sonra Monumentum Ancyranum (Ankara Anıtı) olarak adlandırılıp epigrafi ve klasik filolojinin en önemli işlemleri arasında kalan yerde büyük bir sessizliğe kavuştur. Tanıtım Metni