Anne Bak!

Bir annenin haklı ama bir o kadar da isyanı...Hayatımızın miladı artık “çocuk”.İçimdeki Buhranlar olarak adlandırılan = içimizdeki buhranların gönüllü sözcülüğü üstlenen Gökçe Yavaş Önal, Anne Bak! ile bu kez hamilelik ile çocuk sahibi olma süreci bir kadın olarak neler yaşadığını mizahi bir dille çizgilerine taşıyor. Annelik durumuyla birlikte “hızla” süreleri ile renkli kesitler paylaşan sanatçı, küresel kadına yüklediği rollerin yanı sıra hurafe, dedikodu ve önyargıların, üzerinde oluşan baskıyı ve dayat mükemmelliksını algılama da komik bir perspektiften ele alarak anlatıyor.Eveet... Geri kalan hayatımıza hoş geldiniz!Anne Bak!, zaten yeterince “kirlenen” dünyada bir bebek üretme ikileminden hem fiziksel hem de gerçekte anneliğe hazır olup olmama sorunsalına; Hamileliğin tükendiği ama bir o kadar da tatlı sürecin devam ettiği ilk kez kucaağa ulaştığı o muhteşem anlara; lohusa terapisinden babalık müessesesi ve diğer aile büyükleri ile tanıtımlardaki gelişmelere; görülebilen, dünya için küçük ama ebeveyn için büyük(!) önem taşıyan “ilk”lerden gözle görülebilen göz kapayıncaya kadar çocukluğa yükselmeye kadar pek çok şey; kısaca anneliğin binbir hâlini sayfalarına taşıyor.Başına ne gelecekten o kadar habersiz ki...Anne adaylarının ve tabii ki müstakbel babaların zihinlerini meşgul eden pek çok sorun yanıtını kahkahalar sırasında veren bu matrak kitap, önce benzer deneyimlerle yaşayan anne-babalara da anılarıyla yâd etme sunuyor. Anneliği, bazılarının ısrarla savunduğu gibi kutsal bir görev gibi görmeyip, tamamen kapasiteleriyle hareket etmeyi tercih ettiğini söyleyen Gökçe Yavaş Önal; Anneliğin biraz da yolda öğrenilen bir şey olduğunu ve anne-çocuk ilişkisinde yaşanan her şeyin aslında geliştiğini ifade ediyor. Annelik çok güzel, gelsenize!Tanıtım Metni