Aradığın Şeysin

İnsanın çok boyutlu bir varlığı olması, onun ortaya çıkardığı, mistik (gönül), maddi, manevi vb. Birçok boyutun girift satış ağı içerisinde insan üzerinde etkili olması anlamına gelmektedir. Bu boyutlardan herhangi bir ihmal kaybı, insanın karakteristik bir varlığı olmaz; Aslı itibariyle ondan normal faaliyetlerde üremez. Bugün modern dünyada Mevlâna algısının dininin mistikleştirilmesi gibi bazı handikaplar olduğu görülmektedir. Bilhassa Mevlâna üzerinden fıkha yönelik anlaşmazlıklar bu konuda gelişmektedir. Mevlâna'nın şekilciliğe karşı olduğu söylenti üzerinden fıkhın şekilci karaktere sahip temel yargılardan hareketle fıkıh bu çevrelerce eleştiri konusu yapılmaktadır. Hatta son kertede, bu anlatımla, bütün form ve şekillerin anlamsızlığında kadar ilerletilebilmektedir. Burada özellikle fıkhın seçilmiş olması tesadüfi değildir. Çünkü dinin içeriği fıkıh ile ete kemiğe bürünmemektedir. Fıkha'ya karşı olumsuz eleştiri, Mevlâna üzerinden yeni bir din inşası için temel döşemeler döşeyen ilk adımdır. Çünkü fıkıh eleştirisi ile İslam, amorf bir din haline gelirken Yeni Çağ tarza sınavı, İslam'ı bütün olanaklare uyarlamak mümkün hale geliyor. Günümüz dünyasında, ağır zihinsel travmaların içerisinde yeni arayışların yoğun ve hızlandığı bir dönem tekabül etmektedir. Bu arayışlar, hedef, değer ve derinlikten bağımsız değildir. Dolayısıyla aranan şey, aramayı da her yerde ele almaktadır. Bundan dolayı Mevlâna, "aradığın şeyin" diyor. Bu kitapta, insanın derinlemesine yakalamasının olanaklarına işaretlenirken, aynı zamanda modern dünyada da aranması gerekenler de tartışılmaktadır.Tanıtım Metni