Ariadne

"Mürekkep rengi gökyüzünde süzülüyorum. Baktığın yerden ufak bir ışık zerresiyim ama aslında ateş kadar parlağım. Helios at arabasını ufukta aşağı çekerken ben hayata dönüyorum; tacı - mın ortasındaki parlak ışıltılı görüyorum. Düşüncelerim şimdi yavaş ve ağır, sonsuzluğun ışıltılı bir şekilde duruyor. Ama altımda Kral Minos'un kızı Giritli Prenses Ariadne, kardeşlerinden çok farklıdır. Dans pistinde şafağı selamlayarak, bakıcılarının tanrıları ve kahramanlarla ilgili hikâyelerini dinleyerek büyümüştür. Kaderini tanrılara bırakmayıp kendi elleriyle yazmaya yemin eder. Sarayın altında Labirent'ten kardeşi Minotor'un toynak sesleri yankılanır ve her yıl Atina'dan 14 genç Minotor'un açlığını yapmak için Girit'e haraç olarak gönderilir. Atinalı Prens Theseus canavarı yok etmek için adaya geldiğinde, Ariadne onun yeşil gözlerinde bir tehdit değil, kaçmak için bir fırsat görüyor. Tanrıların iradesine karşı gelir, ailesiyle ülkesine ihanet eder ve aşk için her şeyi riske atar. Ariadne, Theseus'un Minotor'u öldürmesine yardım eder ve bu andan itibaren hikayeleri başlar... Ariadne, Yunan mitlerinin unutulmuş kadınlarına ses verdiği ve öfkeli, huysuz tanrıların karşı güçlerine sesleniyor. Güzel yazılmış, sürükleyici ve olağanüstü bir ilk roman. “Theseus, Ariadne ve Minotor'un klasik hikâyesini yeniden kurarak harika bir şekilde kaleme alınmış bu ilk romanıyla Jennifer Saint, Madeline Miller ve Pat Barker gibi isimlere katılarak Antik Yunan mitlerini kadın bakış açısıyla büyüleyici bir şekilde yeniden anlatıyor.” −Waterstones.com Tanıtım Metni