ASA

Her şeyin bir amacı olduğuna inandım bu dünyada ben. Her ne varsa boşuna var edilmemişti, bir sebebi, bir anlamı ve bir sırrı vardı. Yoksa ve sadece gelmek için bu dünyaya gelip gitmek için gitmek için hiçbir şey yok. Olmamalıydı. Bir evin, bir suyun, bir ağacın da hikâyeleri vardı. Hatta belki canı, dili, his... En çok da bölgede. Kimse duymuyor, bilmiyor ve kimse dinlemiyor diye yok demek olmuyordu ki. Zaten kimin sırasında dinlemeye vakti vardı ki bunlar? Ben yattım ve dinledim. içindekilerin miktarını ve hikâyelerini dinledim. Bir ağacın düzeni altında ve sınıflandırılmış durumdayım. Yağmur yağıyordu. Ne kadar zaman geçti hiç bilmiyorum. Genzime doldu yağmurun bıraktığı toprak kokusu, sırılsıklam oldum. Bir dal bilmem ki yağmurdan mı rüzgardan mı yoksa sadece yaşlandığında mı kırılıp da düştü. Yağmur hızlandı, ben ıslandım, insanlar gitti ve o kırık dal bana bir şeyler anlatıyor sandım. Sadece ona baktım. Benimle konuştuğuna ve bana hikâyesini gösterdiğine inandım. Duydum, dinledim ve sana söyledim. ... Her şeyin bir dili var kârı. Dinlersen...Tanıtım Metni