Ötüken Neşriyat
Bandırma Palas
Bandırma Palas
Teslim alım stok durumu yüklenemedi
ece vapurundan şehre gizemli bir yolcunun içi. Rıhtımda bir karşılayanı olmayan adam yağmur altında ıslanır.Şehrin en eski oteli Bandırma Palas'ın Mavi Kubbeli Odası'nda kalan yabancı, üç ay geçmişin izlerini arar.Her gece onu günlerce geçirir, oteldeki mazisini hatırlatır an. Bu aksesuarların arasında Medusa kolyesi ve bir bülbül kafesi de vardır.Şehirde Kuş Cenneti Festivali başlıyor. Festival için gösterilen mavi tiyatrocu bir genç gelir. Bülbülü kaçıran adam, yakalamak için tiyatrocu genci çağırır. İki erkek arasında bir savaş başlar. Mavi renkte olan adamlar yenilirse gerçeklerle yüzleşecektir. Ancak eşyaların gerçek sahibi döner.Bandırma Palas'ın bir yüzü Didumus Dağı'na bakar. Düşlerinde, sarı elbiseli bir kadın her gece kadınlarına döner merdivenlerini tırmanıyor. Gerçek ve hayal arasında yaşayan adam, otel çalışanları Müstecep ve Faris'in de aynı düşü gördüğünden habersizdir. “Her erkek iki kadına âşık olur.Biri hayallerinde yaratan ötekiyse henüz doğmamış olandır.”Halil CibranTanıtım Metni
Paylaşmak
