Bay Markus Burton'un Köpeği

Cengiz Dağcı, İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra vatanı Kırım'dan çok uzaklarda, İngiltere'de yaşamak zorunda kaldı. İngiltere'de uzun yıllar yaşamasına rağmen bütün romanlar hep Kırım hakkında olmuş ve ana karakterlerini de tabiatıyla hep Türklerden seçmiştir. Ancak 1998 yılında kaleme aldığı Bay Markus Burton'un köpeği başlıklı uzun soluklu hikâyesiyle kendi yazarlığı için bir ilki gerçekleştirmiş ve içinde yaşadığı İngiliz toplumundan karakterler onları anlatmıştır. Hikâyede, Benci adlı köpeği ve en yakın arkadaşı John Marple'la kurduğu ilişki üzerinden dul ve yaşlı bir adam olan Markus Burton'ın iç dünyasında anlatılıyor. Cengiz Dağcı'nın bu = kayıtlı diğer kitaplarında olduğu gibi kaleminin ve hikâyelerinin ruha tesirdeki gücü belirgin görülüyor. Dağcı, duygularımızdaki çıkışlarımızı, zaaflarımızı, hoyrat yanlarımızı, sevgimizi ve nefretimizi, sükûnetimizi ve öfkemizi, yani insana dair olan müspet ve menfî bütün özelliklerimizi hikâyemizi bir nevi birleştirir. Bay Markus Burton'un köpeği olarak adlandırılan bu = da, bütün bunları görmek mümkün. Cengiz Dağcı'nın hikâyesindeki Burton sadece bir köpek değildir. Dağcı, Burton ile vefayı, hüznü, yası, dostluğu ve naiflikle iç içe geçmiş merhametli yanımızı anlatır aslında.Tanıtım Metni