Bedenin Şifa Kapıları

“... doğduğumuzda kimse bize 'şifa' söylemedi.Biz şifayı bilen ama bilinmeyen çocuklardık, bizim ortamlarda da şimdi öyle oldu…” Doğanın bize zarar verdiği zamanlardan bozulan doğayla uyumlanması ve onunla bir atması gereken kalplerimizin doğanın yanında değil de onun karşısında durması, bizi şifadan da uzaklaştırdı. İşte Bedenin Şifa Kapıları, kendimizi tanımamız ve şifa kapılarını aramamız için yazıldı. BEN ŞİFAYIM. BEN SEVGİYİM.Bu kitap seni organlarla tanışıyor. Beden ona bir yerden ulaşılabilen çok kapalı bir bina gibidir. Önce kendimizi tanımamız gerekir. Örneğin avuç içlerimizin şifaya dokunmuş olması, her şeyi vererek hisden varlıkların varlığından ileri gelir. Doğası gereği şifayı sol elle alır, sağ elle veririz. Ayak altları da veya benzeri şifanın temasla toplandığı ve yayıldığı alanlardır. Ayaklarımızla dünyaya ve mekanlara iletişim dileriz. Söz konusu enerji olduğunda mekanın ve zamanın önemi yoktur. Akla gelen herkes, her şey ve onun durumu şifalıdır. Şifa var olan, olmuş olan ve olacak olan her şeyin dağılması için insana verilmiş bir özgürlüktür. Tüm meselemizi şifaya odaklandığımızda, onu an ve her konuda mucizelere açıyoruz. Ebru Demirhan rehberliğinde çıktığın bu yolculuklarda, seni toz bulutundan yayılan, kapsadığı büyümenin ve geleceğin şifasını içinde bulmana, kendini keşfetmene vesile olacak. El, göz, ses ve ayak şifasını kullanarak hem dengede hem de uyumda kalmaktan daha verimli ne olabilir? Tanıtım Metni