Berlin'de Hakimler Var

"Belki de birlikte yaşamayı becerip siyasi kavgalardan kurtulduğumuzda; insanlara ne şekilde inandığı, ne içtiği, ne şekilde inandığı, hangi millete üyeleri olduğu gibi ucuz ve bayatlardan değil, sadece insan oldukları ve sadece insanca yaşamak istedikleri için saygı gösterdiğimizde adil olma yolunda ilk adım atmış olduğumuz toplumca. Sadece deli değil ki. Doğadaki tüm canlılara, yaşayan tüm hayatımızı biliyoruz ya mecburuz. biz birlikte bütünüz. Sokaktamızın perdesi beyaz renkli Mırmır ya da hemen. ilerdeki seyyar kokoreççinin gözlerinin içine bakan mahallemizin köpeği Limon ve daha güzellerine; bahçemizdeki ıhlamur ağacına ve nefes alan diğer her istediğimiz saygı duymaya başladığımızda, bizlerin olduğu kadar onların da bu özgür, mutlu ve huzurla yaşama sağlığı beyinlerimize kazıdığımız Sümerlerin UTU'su, Eski Roma'nın JUSTITIA'sı ve Eski Yunan'ın THEMİS'i her birimize hafif bir gülümsemeyle beklediğimiz yerden kutladı, o zaman işte o zaman sevişmek olacak! Gözümüzle gördüklerimizin ötesinde de ışık olduğunu unutmayalım yeter ki ve adalete uygunluğu asla mümkün olmayacağın bilincinde hareket edelim. Çünkü "'Gerçek adalete ulaşmak' denilen şey mümkün mü bilmiyorum, ancak insanlık bu duyguyu asla tadamayacağınızın kesin olduğunu gösterdi." diyor Ertuna Kara. Ne haklı, ne içten bir söyleyiş değil mi? Hemen herkesin düşemediği, ancak kolektif bazda hiç gerçekleştirme ütopyası gibi… Ertuna Kara, bu piyasada adalete, insanlığa, yaşama, yaşama ve tüm bunların bir diğerinin özgürlüklerini kısıtlamadan yapılması gereken nokta atışı tespitler, diğer yandan bunların nasıl gerçekleştirilebileceğine dair çözüm önerileri ortaya çıkıyor. Kara'nın öğrencilik yıllarında kaleme aldığı yazılarından oluşan bu eser, kendi bakış açınıza her gün birçok noktayı bulabilir ve belki de adalete, hakka ve hakkaniyet kavramlarına hiç fark etmediğiniz yönlerden bakacaksınız. Tanıtım Metni