Bilim Susunca

Bilim dışında tüm bilgi kaynaklarını reddetmek, bilimin din ile uygunluğu şartı çatışan bir çaba olarak sunmak ve bilimin idealize edilmiş, silinmeyen bir tarifini kabul etmek dolaylı olarak bilime zarar verir. Otoritelerin bilimi kullanarak ticari manipüle bilimi kullanarak, bilimin geniş halk kitleleri üzerindeki imajının zedelenmesi ve toplumun bilimin görüşlerinin daha çok alıcı bulması gibi sonsuz zamanda ve farklı disiplinlerde gözlemlemek mümkün. vülger materyalizminin “kaba bilimcilik”i üzerine inşa edilmiş olan Türkiye'de, Tom Sorell'in dile getirdiği gibi, “bilimsel ile bilimsel olmayanı ayırmak”ten ziyade “bilimsel olanın olmayandan çok daha değerli olduğu”nu iddia eden aksiyomatik bilimcilik, toplum ve dünyanın her yerindeki değişimlere döviz değişimlerini sürdürür. Böylesi bilimciliğin “bilim” değeri kazandığı, onun eleştirilmesinin, “bilim düşmanı” olarak yaftalandığı bir dünya çapında küresel boyutta farklı ideolojik birimler çerçeveli işlevselleştirilmiş bir yaklaşımla fazla sorgulanmamaktadır. Alper Bilgili, bunu yapabilen az sayıda bilim insanının önde gelenlerinden gelenlerden yararlanıyor. Tarihî bağlamları derinliğine analiz ederek güncel gelişmelerle bağlantı kuran titiz çalışmaları, bilimcilik eleştirisinin “dünyanın düz olduğunu iddia etmek” olmadığını göstermenin ötesinde, onun ideolojik tasavvurlara hizmet amacıyla işlevselleştirilmesinin doğurduğu dönemde da ışık tutmaktadır. Prof. Dr. Şükrü Hanioğlu, Princeton ÜniversitesiTanıtım Metni