Cumhuriyet Kitapları
Bir Ağaç Gibi
Bir Ağaç Gibi
Teslim alım stok durumu yüklenemedi
Önceki kuşaklar gibi, bizim çocukluğumuz da -özellikle dinlencelerde- ya dallarda ya da altında geçen ağaçların. Kollarına atılımveren bir kanatta hışırdayan yapraklara değmenin, göklere yükseldiğini hissetmenin, gölgesinde dinlenmenin tadı damağımızdadır hala. Saklambaçlarda, ebemiz bir ağacın köküne doğru gözlerini kapatırken, vücudumuzda bulunan başka gövdelerin korunması gizlenmiş görünüyorduk. Gölgesinde oynanırdı: körebeler, birdirbirler, misketler, yıkılıklar, köşe kapmacalar ve içimizi ısıtan evcilikler... Eğer yaşam bir bölümü bile ağaçlardan kuşlara, sincaplara, tavşanlara, çiçeklere ve börtü böceğe değinebilir bir sürü güzellikle iç içe geçmişse, milyonlar içinde bir insanoğlunu düşünürsün. Yapraklarını okşamışsa gözleriniz; çiçeklerini koklamışsanız; meyvelerini ellerinizle koparmışsanız; bal tadında masalları, anıları gölgelerinde dinlenmişseniz ömrüzce dillendirmişseniz ömrüzce dillendirmelisiniz bu güzellikleri. Gelecek kuşakların da bu mutluluğu yaşaması için yapmanız gerekenleri takip etmelisiniz; Her yerde, bölgenizde hatta en çözümü olan kişinin yaşadığı yerde bile. Yakarak, keserek ya da tüm bunları ayırmayı, onları yaşamımızdan uzaklaştırdığımızdan beri kestiğimiz dalları da. Her yıl “Kıbrıs Adası”nın başkenti havamız -hem de verimli bölümü- kayıyormuş ayaklarımızın altında. Havamız hızla kirleniyor. İklimler değişti. Satıcı canlar alıp götürüyor, onulmaz ağlar harcıyor, hem de yaz yağmurlarında. Kutup ayılarının yaşamları bile alt üst oldu. Eklenecek çok şey var, ama en önemlisi, pozitif enerjiden yoksun kalmamız için hoşgörümüzü hızla kaybediyoruz. Yaşama sevincimiz azaldıkça, artan sorunlarımız. Bağışıklık sistemimiz zayıfladı, direncimiz azaldı. Onlarsız yaşayamayacağımızı nasıl da unuttuk... Tanıtım Metni
Paylaşmak
