Bir Arap Kadının İtirafları

Bir kadın. Arap bir kadın. Yerinden çıkarılan başka bir yerde kök salmaya çalışan…Ön yargıların baskı altında hatalarıyla, doğrularıyla var olma mücadelesi veren herhangi bir kadın, Zaya ya da ZahiyeBir kadın yazar onun hayatını yazmakta buna anlam veremiyor Zahiye. Hikâyesinin yazılmaya değer olmadığını düşünüyor. Ona göre, sıradan bir ailede sıradan bir hayat işte.Oysa insanın insan davranışının ön değerlendirmelerle belirlendiği dünyada bu sıradan gibi görünen hikâyelerden ortaya çıkaracağımız çok anlam var. Belki de insanlığın bu ön yargıları üzerinden ipekinip attığında huzur bulunur. Zaya'nın itirafları gibi…Zaya, yaşadığı yolda ilerlerken bazen yanlış seçimler de yapılabileceğini itiraf etme cesaretini gösteriyor. Rim es Sakr'ın Zaya'yla karşılaşmasında bu cesur duruşundan fark ediliyordu. Yazar, bir Arap kadının kimlik arayışını, bu arayıştaki yanlış seçimlerini, hayallerini, itiraflarını çıkarmadan enfes bir romana dönüştürüyor.Bizim için bu romanın özel başka bir anlamı daha var. Genel olarak Araplara, özel olarak Arap kadınlara karşı zararlı bir önyargı var. Hepsi birbirinin aynıymış, hepsi tek tipmiş gibi. Bu hikaye, içinde özel olaylar okuru sokarak, anlatarak ve sartıcı bir etki bırakıyor.Her gönülden okuma, insanlar, cinsler ve farklı uluslar arasında gözle görülen bir görünüm veren bir bağın kurulmasını sağlıyor. Sınırlar buharlaşıyor, halklar yakınlaşıyor. Edebiyat, bu güzel söz söyleme tekniğini, çıtasını yükseltiyor, hepimizi derinden etkilemeyi başarıyor.Tanıtım Metni