Bir İçim Su

Onun bulunduğu yerin düzeni, süründüğü her şey cilalı, baktığı her taraf temiz, geçen her yol bahçesi oluyordu; bana öyle olması bekleniyor. Niçin konuştuğunda o gün kadar başkasında duyduğum bir şive seziyor ve neden yürüyüşte ömrümde görmediğim bir süzülüş buluyordum?... Çirkin veya ayrılmayan hiçbir şey yok. Zahir, bundan dolayı olacak ki onu öpmek, kucaklamak, sarılıp taşımak veya ezip hırpalamak, hülasa hiçbir şey kâfi gelmeyecekti. Yemek arzusu veriyordu. Hayır hayır, zarif bir kadehin içindeki berrak, hafif bir mukattar su gibi bir hamlede her yerde yutmak istiyorum. O bir içim su idi. Refik Halid Karay, sürgün yıllarında kaleme aldığı kırk altı kısa hikâyeden oluşan Bir İçim Su'da aşk, mekânı ve zamanı harmanlayan, şiddetli betimlemeleri ve duru Türkçesiyle okuyucunun zihninde tam anlamıyla yağlıboya bir tablo oluşturuyor. Tanıtım Metni