Bir Kadının Penceresinden

Türk şiirinde büyük kanallar açan Oktay Rifat'ın 1976 yılında yayımlanan ilk romanı Bir Kadının Penceresinden, 1975 Türkiye'de İstanbul'un aydınların arasında geçen, üç çocuk annesi, evli bir kadınla evli ve bir devrimcinin yasak aşk hikayesine odaklanıyor.“Bir sıkıntı vardı içinde Filiz'in. Kirli işlerin kokusu, İstanbul'un havasında yerel esintilere karışarak, ağır ve sinsi, mahalle aralarına dek yayılıyor, bulanık deliklerinden, aralıklardan, eşiklerden odalara, mutfaklara, eşyalara, gündelik yaşama siniyordu. Anlayamıyordu Filiz ama kokuyu alıyordu. yaşayıp gidiyorlardı. Rakı içiyorlar, yönetimi eleştiriyorlar, atıp kullanıyorlar, sonra geceleri yanan sabaha dek horul horul uyuyorlardı.Bu farfaraların başına bir iş gelmediği, gelmeyeceği belliydi. Buna karşılık bir kıyım içten içe ve kimi zaman açıktan açığa çıkıyor. Kimdi, kimlerdi bu kıyıma uğrayanlar! Selim ve benzerleri, diye başlayan Filiz. Sonra düşünce içeriğinden soyunuyor, Selim kalıyordu tek başına kıyımın önünde.“ Tanıtım Metni