Buğu

Nihan Kaya'nın Buğu romanı, farklı kültürel ve toplumsal arka planlara sahip iki karakterin derin ve karmaşık ilişkisini ele alıyor. Yasef Abravanel: İstanbul'da yaşayan, kalıcı bir Yahudi ailesinden tek oğlu olan Yasef, zarif ve nazik bir İstanbul beyefendisi. Hayatındaki en büyük başarının bir kişiyi sevdiğini ifade ediyor. Nur: Filistin'de doğmuş ve savaşın ortasında büyümüş bir kadın. Sevdiği miktarda savaşta, sevgi ve ilgi görmeden yetişiyor. Yabani bir aktivist olarak tanımlanıyor ve Yasef'in çocukluk aşkı. Yasef, çocukluğundan beri Nur'a derin bir sevgi besliyor. Nur ise Filistin'deki savaşla büyüyor, sevdiklerini tüketebilir ve bu nedenle duygusal olarak kapalı bir kişilik gelişiyor. Yasef ve Nur'un değerleri ve yaşam hayatlarının çevresinde; Yasef sevgi dolu bir ailede yetişirken, Nur savaşının ortasında sevgiden mahrum kalır. Roman, bu iki karakterin ilişkisi üzerinden, aşkın ve savaşın insan ruhunun üzerinde var olmakta inceliyor. Aşk ve karşıtlıklar: Yasef ve Nur'un farklı geçmişleri ve değerleri, aşklarının ayrılma engelleri oluşuyor. Bu karşıtlıklar, romanın ana çatışma noktalarını belirliyor. Savaşın etkileri: Nur'un savaşının ortasındaki büyüme ve sevdiklerini kaybetmesi, onun karakterini ve dünyaya bakışını şekillendiriyor. Gerçeklik ve kurgu: Roman, “Roman” ve “Gerçek” bölümleriyle ilerleyerek, gerçeklik ve kurgu arasındaki sınırlar sorgulanıyor. Bakırköy Akıl Hastanesi'ndeki hastalar doktora, doktorların dönüştüğü bölümler, psikiyatri bilimine ve roman tekniğine dayalı inançları sorgu niteliğindedir. Nihan Kaya, bu romanda derin psikolojik analizler ve semboller kullanarak, okuyucuyu karakterlerinin iç dünyalarına çekmeyi başarıyor. Buğu aşkın, savaşın ve insanın psikolojisinin derinliklerini bırakmak isteyen okuyucular için etkileyici bir eser olarak öne çıkıyor.Tanıtım Metni