Buğudaki İz
Buğudaki İz
Teslim alım stok durumu yüklenemedi
"Biz, hele de o çocuk çağlarımızda dünyada beğendiğimiz yanlar buluyor, aykırı şeyler de amaç zaman zaman... Yıllar içinde aykırılıklar azalıyor sanki. Diğer insanlar benzemeye başlıyoruz... Ya da, bütün camların buğuları siliniyor, bütün camlar birbirine benzer oluyor..." Aykırılıklar ise yazıyla sürüyor... İnsan öğrenmekten önce de yaşamayı bu kadar çok anlamlandırabiliyor mu? Yaşayacaklardı... Camlardaki buğular silinecek, insanlar içinde yaşadıkları dünya tarafından konulmuş kurallara uymaya, birbirine benzemeye, tekdüze kalmaya zorlanacak... İnsana en çok kışanıysa, aynılaşmaya karşı duran o buğulu camlar dünyası olmalı... Herkesin yalnızca kendisi olarak duyumsadığı, hiçbir sesin, hiçbir rengin ayrı üzerinde egemenlik kurmadığı, o erken saatlerin gördüğü dünyası... İlker'in geçmiş bir zamanda, buğulu bir cama yazdığı adı, damlacıkları birleştiren bir yol sularıyla karışıyor, akıp gidiyor... Geriye anlatımı bir öykü kalıyor. Tanıtım Metni
Paylaşmak
