Gülnar Yayınları
Çalışma Atölyemiz
Çalışma Atölyemiz
Teslim alım stok durumu yüklenemedi
Bu çalışma, benim 25'inci kitabımdır. Daha önceki süreçte yayınlanmış olan 24 eserde, birbirinden farklı ama bütünlük arz etmeyen konulara odaklandım. Bu konu ve ilgi alanları ise; bilim, kültür, sanat, anı, deneme, roman, öykü, edebiyat, müzik, şiir, felsefe, mantık, sıcaklık, psikoloji, yönetim ve endüstriyel üretim, genel hukuk, demokrasi ve adalet özlemi, yönetim bilimleri ve benzerleridir. Her ne kadar anlatımlarında kalite, planlama, AR-GE, üretim konularına değinsem de, yeni çalışmamda bu alanları özel olarak ortaya koydum. “Zamanlama, planlama, iletişim, verimlilik, kalite ve iş ahlakı” onun işi, görevinin, sürecinin olmazsa olmazıdır. Ve bu ögelerin tüm eserlerimizin temelini oluşturur. Eğitim faaliyetleri; Bir toplumun önemli, çoğaltılması ve desteklenmesi etken olsa da laboratuvar, kütüphane, atölye, ofis, fabrika ve tarlada toplanmanın toplam zaman (iş gücü) o toplumun kalkınmasının göstergesi olacaktır. günümüzde mevcut yaygın inançlar, öğretiler, öneriler, düşünceler, ideolojiler, aidiyetler, birliktelikler, girişimler ve tüm alt kimlikler; kendi üyesi, bağlı ve bağımlılarına dahi huzur, güven, umut, sevgi ve refah var, arzu edilen nitelik sağlamadığı gibi, kapsama ve etki alanı dışında görülen kitlelere de umut veremeyip, tedirginlik yaratmaktadırlar. Peki, bu kısır döngüden, çıkmazda, tutulan atmosferden nasıl kurtulacağız?... İnsanlar için en doğal ve gerekli olan örgütlenme, dayanışma, birlikte hareket, eylem, yönetim ve özgürlük özgürlüğü nasıl, hangi uğraşacağız?... Herkesin kendi köyünün muhtarı, kendi sarayının kralı mı olacak? İnsanları yalnızlığa mı yönlendireceğiz? Bir insanın yetişmesi ve yaşam tarzı, kapsamı, inancı, düşünceleri, algısı, ilkesi ve değerler zinciri ne olursa olsun; Eğer millette birlikte yaşam modeli sürdürülecekse, öncelikle özgürlük, güvenlik, adalet, üretim, şeffaflık, kanunilik, meşruiyet, paylaşım ve dayanışma alanları görüş içinde birlik olunması gerekiyor. Diğer detay, çeşitlilik ve farklılıkların gerçekleşmesi ise özel tercih ve yaşam alanlarıdır. Marlo Morgan'ın, Aborjinler'in hayatını anlatan “Bir çift Yürek”, Henry David Thoreau'nun “Doğal Yaşam ve Başkaldırı” ve Şevket Süreyya Aydemir'in “Toprak Uyanırsa” isimli kitaplarında aktarılan yaşam tarzı gibi aynı olamayız ama adı geçen kitaplar dayanışma ruhu, üretim ve iyileşme açısından ilham alınması gereken öğrenmeler içerir. refikler.com web sitesindeki üretim odaklı yaşam tarzı da umut, sevgi, heyecan, mutluluk düzeyinizi artıracaktır. “MutluKöy” adlı romanımda ise daha farklı bir yaşam örneği kurguladım. Özgürlük, adalet, güvenlik, sürdürülebilirlik ve fırsat eşitliği sağlandığında; her bireyin bilgi, bilgi, edinim, uygunluk ve donanımlarını, -sonuçlarını kabul edilme şartlarıyla- dilediği gibi tasarruf etmekte serbesttir. İnsan öncelikle düşünmeli, araştırmalı, öğrenilmeli, daha sonra geliştirilmeli ve sürdürülmelidir. Öğrenmenin ve üretenin hiçbir formatın oranlarında yer almaması gerekir. En adil, doğal, kalıcı, dayanıklı ve sürdürülebilir ilkesel duruş budur. Liyakat, ehliyet, üretkenlik açısından yetersiz, ahlak ve adaletten beslenememiş şahsiyetler; Karar alıcının ve tükenmelerinin olmaması gerektiğini düşünüyorum. Üretime dönüşmeyen, üretimi teşvik etmeyen; Tüm öğretilerden, düşünceden, inançtan, ilke ve yardımlardan uzak durulmalıdır. Üretim, adalet, özgürlük, özgürlük, ahlak, sevgi ve aşk bünyesinde barındırılamayan, yalnızca herhangi bir “baş” olmaya odaklı duygu, düşünce ve inançların; Yaşamımıza katılabilecek potansiyel ne olabilir ki?... Eserimden, inşaat mühendisleri ve mimarlar, plan ve proje üzerinde çalışanlar da mekan tasarımı konusunda faydalanabilirler. Gözden kaçan bir detayın, takipleri çok devam etmektedir. Bu çalışmamı, “Mutluköy” adlı doğal fütürist kurgu romanımın devamı ve diğer eserlerin birleşmesi olarak hayatta kalanlar. Gıda üretim tariflerinin de ilginizi çekeceğini umuyorum. Koca evrende ve sıkıştırıldığımız dünya gezegeninde; çıkar çatışması, güç savaşı, doyumsuzluk ve ayrılmalarla kuyruklarımız birbirine değebiliyorsa; toplumlar ve bireyler arasında noksan kalan, yanlış olan bir şeyler var demektir. Her alanda üretim yapanların, hak ettikleri refah düzeyi, en üst seviyededir. Üretilen toplumlar güçlüdür, refah düzeyi yüksektir. Üretenin; savunma, koruyucu ve çaydırıcı gücü vardır. Ve paylaşımı adil yapabilmişse sosyal adaletle toplumsal dayanışmayı başarmış demektir. Buradan hareketle; Niçin, neyi, nasıl, ne kadar, nerede ve kiminle ürettiğimiz mantıklı soruları cevaplamaya çalıştık. Üretim verimliliği kadar, tüketim kültürü de önemlidir. Tasarruf, geri dönüşüm, bakım, tamirat, kalite, yenilik, gelişme ve süreç süreçleri de ilgi alanlarımız arasındadır. İyi bir planlama yapılıyorda; Atıklarımızın çok az bir kısmının çöp çeşitliliğini ve çöp kamyonunun atılacak kalitesini keşfedeceğiz. Bulunduğumuz ortamın ister bir konutu, isterse bir işleri olsun; üretim ve tüketim çeşitliliğine göre çok farklı atıklar oluşturulmaktadır. Atık ayrıştırma kategorileri genellikle: metal, pil, kâğıt, plastik, ahşap, yağ, cam, tehlikeli atık şeklinde yapılmaktadır.Biz bunu daha önceden bir çalışmayla; "hayvan mümkün olmayan atıklar, doğal gübre olabilecek atıklar, katı yakıt olacak atıklar" şeklinde genişletilebilirsek, dönüştürülemeyen atıklar çok azalacak ve çöp kamyonları, çöp işleme istasyonları dolup taşmayacaktır. Bu kitapta temel noktalar ele alıyoruz, diğer seçenekler ve takımlardaki asma panosu; artık sözü kitaba bırakıyorum. "Yalanlamak ve reddetmek için okuma! İnanmak ve onu her şeyi kabul etmek için de okuma! Konuşmak ve nutuk çekmek için okuma için! Tartmak, kıyaslamak, çağırmak ve üretkenlik için oku!.. Francis Bacon" Sözü aslında her şeyi özetliyor ve yol haritamızı gösteriyor. Kitabımı inceleyerek öneriler sunan, bir sunuş yazısıyla ödüllendirilen, Sayın Doç. Dr. Halil Murat Ünver hocamıza teşekkür ederim. Üretimde buluşan, aşık, güçlü, azımlı, güvenli ve direnişler içinde olan, hakça paylaşan, dayanışma ve yardımlaşmayı gönül defterine yazan bir toplumun buluşması dileğiyle. Tanıtım Metni
Paylaşmak
