Canterbury Hikayeleri

İngiliz yazarların “bizim Homeros'umuz”, “bizim Goethe'miz” sözleriyle övdükleri Geoffrey Chaucer (1342/43-1400), Shakespeare öncesi İngiliz edebiyatının en büyük şairlerindendir. Chaucer'ın önemi büyük ölçüde, John Gower gibi çağdaşları hem Latince hem de Fransızca hem de İngilizce yazarken, yapıtlarında sadece İngilizceyi kullanılmış olmaktan çıkmaktadır. Chaucer, bu özelliğiyle “İngiliz edebiyatının “babası” kabul edilmektedir. Chaucer'ın olgunluk dönemi ürünü olan Canterbury Hikâyeleri, neredeyse bütün çağların en yaygın edebi formülü olan “bir çerçeve öykü içinde öyküler dizisi” örneğine uygun olarak tasarlanmıştır. Bununla birlikte, kitaptaki ve anlatımdaki olgunluğun yanı sıra, öyküleri farklı kişilerin anlatımı, bu kişinin betimlenmesindeki canlılık ve anlatıcıyla öyküsü arasındaki parçaların de dahil olduğu gibi özellikler, yapıtı benzeri dizi öykülerinden ayırmaktadır. İngiliz edebiyatının bu temel başyapıtını, orta İngilizce aslında yapılan tam metin çevirisiyle sunulmaktadır. Tanıtım Metni