Çaylak ile Filozof - 2

Filozof beni değiştirmiş miydiniz? Hayır, Filozof beni değiştirmiyordu. Eğer böyle bir amaç olsaydı bunu hissedecek ve belki de ona, dağ keçilerine toynak ısırtacak bir inatla direnecektim. Filozof bana, beni keşfetmem için yolları gösteriyor, hayatıma bir aynada devam ediyordu.Filozof'un önüme koyduğu bu endam aynasında, artık gözüme hiç de görünüşte görünen ve hoşuma giden şeyleri görüyorken, onları ben kendim değiştiriyordum. Bunun ne kadar kurnazca bir taktiğin anlaşıldığını da oldukça uzun süre ileri sürdü. Çünkü o bunu, büyük bir sabırla ve ustalıkla yapıyordu.Cep telefonumu alıp alıp, Filozof'un değerli okuma koltuğuna gömüldüğüm ve kaldığı yerden kalktığı zamanlar bana gıcık olduğun adım gibi emindim. Ama bunu hiç belli etmedi. Onu ne kadar zorlarsam zorlayayım artık, ilgimi çekecek bir şey, örneğin eğlenceli bir hikaye, bir tabak bademli kurabiye ya da ne bileyim ben, kayıtsız kalamayacağım bir teklif bulmadıkça, “O telefonu bırak ve o koltuktan kalk!” demiyordu.•••Beklenmedik bir olayla hayatları birbirine değen Çaylak ile Filozof, Çaylak'ın kendi benliğine doğru bir yetişmeleri olmuşlardı. Ama bu uzun bir yolculuktu. İlk kitapta, benzersiz ve benzersiz bir benlik taşımanın değişimini varmaya başlayan Çaylak, dizi bu ikinci = ise, insanoğlunun ne demek olduğunu keşfetmeye çalışıyor. Ve soruyor: “Neden bir kutup ayısı, bir solucan değilim ben? Neden insanım?”Tanıtım Metni