Cinsiyetin Ontolojisi

Kadın kıyafetleri verilen erkekler, ameliyatla erkek olan kadınlar, cinsiyeti doğan bebeklerde atanan bebekler, ne erkek ne kadın bireyler, sosyal cinsiyetler ve başkaldıran, ele avuca sığmaz cinsel kimlikler: 20. yüzyılın sonlarının cinsel devrimi, 21. yüzyılın başlarında bir 'cinsiyet devrimini' de beraberinde getirdi. Bu devrimin başlattığı tartışma şu şekilde dursun, giderek alevleneceğe benziyor. Toplumsal cinsiyet arasında bir ayrım yapılan, hatta biyolojik cinsiyetin ikili bir yapıdan ziyade bir 'spektrum' olduğu, cinsiyet ayrımcılığının ve eylemlerinin 'doğal' olmadığı Biyoloji, toplumsal inşa anlayışının yapıldığı nedeniyle gün geçtikçe siyasallaşıyor. İnsanlar artık cinsiyetlere, cinsiyetlere göre eski kalıplara uymuyor. Sınırlar silikleştikçe genişleyen özgürlük, birliksizliği de beraberinde getiriyor. Peki, bu belirsizliğin günlerinde günlerden çıkaracağı günler ve ilişkilerin karşı ne kadar hazırlıklıyız? Alanında son yıllarda kaleme aramalar en kışkırtıcı oluşumlardan bir olan bu kitap, kutuplaşmanın adeta bir kural haline geldiği bu ateşli tartışmanın tam orta yerinde cinsiyetin biyolojisine ve gerçekliğe yönelik güncel eleştiriler makul bir gözle değerlendirmenin mümkün olup olmadığı sorusuna bir yanıt arıyor. Biyolojiden, psikolojiden, antropolojiden ve felsefeden örneklerle mevcut görüşlere alternatif, prosedürlü bir çerçeve öneriyor. Kimliklerin çeşitliliğini kucaklarken biyolojik cinsiyet ile toplumsal cinsiyet arasında ve cinsellik ile davranış arasında zayıf da olsa bir ayrım gözetmenin kesimleri ve dışa bakan doğru görünümler yanı sıra neden siyasi açıdan makul bir tutum patlaması da gözlerin önünde seriyor. Tanıtım Metni