Çıtır Çıtır Felsefe Serisi 19 - Zaman Çok ve Zaman Yok

Acele etmemek, hayallere dalmak, zamanın kaybolmak olup olmadığı? Çevrildiği tüm biçimlerde, her yaştan okuru felsefeyle buluşturan “Çıtır Çıtır Felsefe” dizisinin on dokuzuncu saniyede, Brigitte Labbé, yaşamlarımızdaki çok temel ve somut bir konuyu, zamanı ele alırken, onu algılamamız üzerine yazar düşünüyor. Zamanın kaybolması ne demektir, tek çözümün “acele edilmesi” midir; boş zaman ille de “ölü zaman”dır? Neden “vakit, nakittir” deriz; zamana özen göstermek nasıl olabilir gibi pek çok şey, günlük yaşamda karşılaştığımız örnek olaylar, durumlar ve diyaloglarla öyküleştiriyor.Brigitte Labbé'nin yaratılmış davetsiz özgürlükçü yaklaşımı ve güçlü anlatımı kadar, Jacques Azam'ın hikâyesindeki renkli resimlerle de benzersiz kıldığı “Çıtır Çıtır Felsefe” dizisi, çeşitli zamanlarda olduğu gibi, daha çok sayıda en çok program arasında yer alıyor. Yaşamı ve dünyanın gelişimini anlamak, çalışan birimler olacak temel sorularla kurgulanan kitabı, farklı bir temel konuyu, günlük yaşamda karşılaştığımız örnek olaylarla hikayeleştirerek tartışıyor. Dizi, yapımcılar ve anne babalar tarafından da ciddi şekilde okunuyor.İnsanların büyük şefi saattir; yani zaman. Okulun kaçta açılacağına, öğle arasının kaçta başlayıp kaçta biteceğine, ya da karar verir. Anne babamızın kaçta işte onların büyümeleri, otobüsün kaçta kalkacağına, televizyonda çizgi filmlerin kaçışına, zaman karar verir. Peki, çocukların zamanı nasıl değerlendirilecek, neden hep başkaları tarafından belirleniyor? “Boş zaman”, hayallere dalmak ve düşünmek için de gerekli değil mi?..Tanıtım Metni