Danaburnu

Oktay Rifat, 1980 yılında yayımlanan kitabı Danaburnu'yla 1981'de Madaralı Roman Ödülü'nü aldı. Özellikle kahramanlarının iç dünyalarını anlatırken tututurduğu etkileyici diliyle bir ozanan elinden çıkan belli olan Danaburnu, çeşitli kesimlerden insan hayatlarına ayna tutarken bir döneme de tanıklık eder. Gidenin öğrencilerinde bir öç alma hızının hızla artmasıyla koşuyordu. Hayır beklememişti. Öç almak isteyen sadece. Bunun acısını fitil fitil ortaya çıkarı burnundan. Emine'nin yüzü. Emine'nin aydınlığı. Emine'nin elleri. /.../ Uyuyordu, derin bir sistemi dalıyordu, uykusunun denizine ya da saklanaıyordu. Denizse denizanaları, topraksa solucanlarla vıcak vıcak ve yapışkan. Erinç bir türlü oturmuyordu yuvasına, tekir kedi ya da Kayışdağ'dan esen rüzgar gibi yalanıyor, pireleniyordu az ötede. Recep, Emine'nin ölüsüne takılıyordu uykunun en derin yerinde, yüzen bir yosun ağlarına takılır gibi. Dip sularında ölüyle birlikte sallanıyorlardı. Ölü, bir yakamozun fırıldağında gözünü çeviriyordu, biri küçüldükçe diğeri büyüyordu. Mordu denizin altı ya da bölüştürülmesi içi, yapışkan ve vıcık vıcık. Bütün ölülerin sessizliğiydi bu.Tanıtım Metni