Deliler Arasında Akıllı Olmak
Deliler Arasında Akıllı Olmak
Teslim alım stok durumu yüklenemedi
“Rosenhan, psikiyatrik tanılar koymadaki yöntemlerimizin ve bilgi uygulamalarımızın ne kadar zayıf ve hataya açık olduğunu çok öğrenilmiş ve etkili biçimde ortaya koyuyor.” —Jeffrey A. Lieberman 1973'te psikolog David Rosenhan "normal" insanların "şarküteri" taklidi yaparak akıl hastanelerine giremiyordu, girseler bile kendilerine nasıl bir tanı konulacağını araştırıp bir deneye girişti. Rosenhan ve yedi sahte hasta, sahte kimlikler ve sahte belgelerle çeşitli akıl hastanelerine girdiler. Acaba doktorlar, sağlıklı insanlarda “akıl hastası” teşhisi koyacak kadar yetersiz miydiler? Ya akıl sağlığı sistemi, nasıl bir ortam ve tedavi imkanı sunuyordu? Araştırmanın sonuçları kısa bir zaman içinde psikiyatrinin gidişatını değiştirdi. Psikiyatrlar “kendilerine göre” tanı koymayı bırakıp bir akıl hastalıkları rehberi olan DSM'yi geliştirerek “bilimsel değişimlere göre” tanımaya yöneldiler. Ancak önemli bir sorun vardı: Rosenhan'ın bütün verileri gerçekten doğru muydunuz? Yanlışlıkla psikiyatrik servise sevk edilen ve bu iki alan arasındaki belirsizliğin kurbanı noktasından sona eren araştırmacı-gazeteci Susannah Cahalan, kendi geçmişiyle yaşadığı Rosenhan'ın giderek psikiyatrinin en derinlerine iniyor, akıl sağlığının iyileşmesi günü ortaya çıkıyor. Tanıtım Metni
Paylaşmak
