Demircinin Kızı
Demircinin Kızı
Teslim alım stok durumu yüklenemedi
Karar vermeliydi Şinasi. Ya demircinin oğlu demirci olarak kalacak ya da kabuğundan kurtulup tüm yüklerini bir kenara bırakıp yeniden doğacaktı. Neden ve kimden çekinmeliydi? birinin cesaret edemediğine elin kızı cesaret etmiş, onu davet etmişti. Hoş, borçlu olduğunu söylese de ona bunu yaptıran mutlaka öz güveniydi. Sonunda ölüm yoktu. Gittiği kapıdan demircinin oğlu diye geri çevrilmişti. Suratına kapanan kapı ha beş olmuş ha altı ne fark ederdi. Çoktan gelen, masada bekleyen siparişlere bakmaktan da sıkılmıştı. Açılmaya, her şeyi birbirinden ayıran sevdasını dillendirmeye karar verdi. Garip olan ise Seher öğretmenden de ses çıkmamasıydı. Kafasını kaldırdı Şinasi. Seher öğretmen, öylece durmuş, ona bakıyordu. Göz göze geldiler. Hep uzaklardan bakıldığında yanından geçtikten sonra arkasından seyre daldığı yüzle karşı karşıyaydı. Yüzüne düşmüş kumral saçlarının gözünü gördü. Göz renklerinden hiç anlamazdı. Bugüne kadar hiçbir özelliklerine böyle bakmamıştı. Baharda dingin akan Posof Çayı'na benziyordu. Çivit mavisi gözlerde kâğıttan yapma kayık misali Secedil Dağı'ndan salına salına Hazar Denizi'ne doğru gözlerinde kaybolduup gitti. Bu kadarı yeterdi.Tanıtım Metni
Paylaşmak
