Demokratlar ve Halkçılar (1950-1954)

Cemil Koçak, yakın târih alanında yaptığı arkeolojik kazılarla resmî târihi ve onun nasıl oluştuğunu açıklayarak, unutulanları hatırlatıyor ve geçmişimizle yüzleşmemizi sağlıyor. Yakın târihimizle yüzleştiğimizde ise geçmişin resmî târih aracılığıyla hâfızalarımızdan nasıl silinmeye çalışıldığı ortaya çıkıyor. Koçak, bu oyunun Türkiye Cumhuriyeti'nin demokrasiyle imtihanı olan Demokrat Parti döneminin verisi olarak yer alıyor.· Demokrat Parti'nin târihyazımımızdaki yeri... Bu dönem hangi kalemler nasıl yazıldı?· Demokrat Parti'nin iktidâra geçtiği 14 Mayıs 1950 gecesinden sonra neler yaşandı?· de bu sonucu çok beklemediğini itiraf etti “yeni iktidâr”ın, yâni Demokrat Parti'nin gençleştiğinde…· Peki Demokrat Parti İktidâra dönmeye hazır mı?· Siyâsî edebiyattaki Bayar-Menderes ilişkisi 'meselesi'nin tüm detayları…· Bir gün bile devlet hizmetinde yer almayan Adnan Menderes'in bu hizmetlerinde en yüksek sorumluluklarda olup olmadığını nasıl elde edersiniz?· Demokrat Parti'nin Başbakanı olarak Adnan Menderes…· Rakamlarla Demokrat Parti'nin seçim vaadleri ve sonuçları…· Halkevleri çalıştırılıyor mu gerçekten? Halkevleri meselesi ve sonrasında kalanlar…· Demokrat Parti iktidârının milliyetçi-muhafazakâr-İslamcı ve bu eksendeki gruplar açısından bir 'cennet' olduğu ne kadar doğruydu?Cemil Koçak, Demokrat Parti Meclis Grubu zabıtlarını ilk kez bütünle ele aldığı Demokrat Parti İktidârı (1950-1960) üst düzey yolculuklarda ilk kitabı Demokratlar ve Halkçılar (1950-1954)'te öncelikle iktidârı ele alıyor; ardından da muhalefeti; yâni hem CHP'yi, hem Millet Partisi'ni (MP) ve hem de Türkiye Köylü Partisi'ni (TKP)... Yazarın asıl amacı, iktidârla muhalifleri arasındaki “çatışmalar”ı bir bütünlük içinde yansıtmaya devam eden siyâsî olayların değişmesi ve tepkilerini aynı bütünsellik içinde gösterebilmektir. Bu çağdaş zaman zaman ve belki de sık sık kronolojik tarih anlatımından ayrılıyor; aksine tematik bir bütünlük sağlamaya çabalıyor. Temaların ve kronolojinin sarmalı içinde kalırken; dönem “ruh”unu transferini arzuluyor aslında...Tanıtım Metni