Dokuz Evin Kedisi

Bir kedinin sahibi değil, insanı olursunuz.Üretken yazar Koray Avcı Çakman, Dokuz Evin Kedisi'nde, yüreğinin miyavını bulmak için yuvasından, ailesinden oluşan pofidik bir kedinin bakış açısına bakmamızı dünyaya sağlıyor. İç geçmiş öykülerden oluşan roman; tek bir eve ya da insana bağlı kalamayacak kadar özgür ruhlu bir tekirin zarif adımlarının peşinde, kedi aklının kabullenmekte zorlanacağı derin meseleleri sorgulanıyor. Okuru dokuz ayrı kapının arkasında yaşayan dokuz farklı kedi severin hayatına konuk olan kitap, sahipli ve sahipsiz hayvanların günlük yaşamlarına ayna tutarken şehirli insanların hayvanlarla olan ilişkisine de ayrı bir parantez eklenmiştir.Gezgin, özgürlük düşkünlüğü üç kediye bedel, sadece fikren değil fiziken de farklı bir tekirdir. Kedi merakı kabardıkça dünyaya karşı ilgi artar. Yuvasına daha fazla sığamayacağını anladığı bir gün, yetecek kadar genişler karar verir. Çatılara tırmanır, sokaklar boyunca uzanır ve hatta denizlere bile açılır. Karşılaştığı, tanıştığı insanların hayatına dokunur. Bu süre zarfında, geçmiş güzel anılarda yaşayan Bayan Akide Şekeri'nin, mülteciliğin izlerini çocuk ruhunda sürdürmekte olan yorgun düşen küçük Heme'nin, çöp kutularının kısa süreli sakini Baraka Adam'ın, Halikarnas Balıkçısı'nın izinde açılan gizemli bir kaptanın ve daha güzel kedi dostunun yoldaşı olur. İnsanları kalbiyle dinlemeyi bilen Gezgin; dokuz ayrı evde, dokuz ayrı adla çağrılan bir kediye dönüşüm. Çıktığı süreç devam ederken artık birçok ev, birçok insan vardır. Her şey tam da hayal ettiği gibidir... Kedilerin dünyasını tırmıklar, miyavlar, yumuşacık yastıklar ve leziz mi leziz mamalardan çok daha öteye taşıyan bu serüven dolu roman, görünür bir yumak olmak üzere olan dokuz kişinin kalbi parlayan yerleşen bir kedinin yaşadığı hikayelerini paylaşıyor. gülümseme bırakmayı başarıyor.Ne de olsa hayat denir, iki hav bir miyav!Tanıtım Metni