Döşeğimde Ölürken

20. yüzyılın büyük modernist romancılarından William Faulkner'ın yazım tekniğinde radikal bir yeniliği temsil eden, benzersiz bir yapıt. Ölüm döşeğinde olan Addie, kırk mil uzaktaki Jefferson mezarlığına, ailesinin yanında gömülmeyi vasiyet eder. Addie'nin tabutunu bir katır arabasına yükleyen Bundren ailesi, sıcakla ve satıcılarla boğuşacakları uzun bir süre çıkar. Döşeğimde Ölürken, beş farklı anlatıcının ağzından anlatılan elli dokuz bölümden oluşuyor. Ailenin öfkesi, üzüntüsü, endişesi ve tutku dolu serüveni karakterlerinin zihninden geçen dağılımın ritmiyle birleşir. Bilinçlilik çözümleme teknolojisini elde etmekle kullanan Faulkner'ın karakterlerinin “gözleriyle sesi kendi içine dönen ağlayışını dinlemeye koymuş gibidir”. Düzyazıyı şiirselleştirmekte olağandışı bir yetenek olan Faulkner'ın bu romanı, sezgilerin, duyarlıların, iç seslerin, yaşayanların destanıdır. "Döşeğimde Ölürken'in bir Amerikalı tarafından yazılmış ve özgün bir roman gücünde olduğu. Faulkner, 20. yüzyılın en büyük romancıları arasında." Harold BloomTanıtım Metni