Ürün bilgisine atla
1 / 1

Akıl Çelen Kitaplar

Dünden Bugüne Türk Toplumunda Kültür Çatışması: Dil ve Eğitim

Dünden Bugüne Türk Toplumunda Kültür Çatışması: Dil ve Eğitim

Normal fiyat £13.00 GBP
Normal fiyat İndirimli fiyat £13.00 GBP
İndirim Tükendi
Vergiler dahil. Kargo, ödeme sayfasında hesaplanır.
Adet

Dil ile kültürün birbirine eşdeğer, tek bir varlığın, birbirinden farklı, iki parçası gibidir. Kültürde ne varsa dilde vardır. Dildeki her şey kültürden gelir. Kültür, dilde yaşar, gelişir, birikir. Dil, yaşadığı, hazinesi, bilinci, ruhudur. Ayrıca, dil, bir ulusu oluşturan ve ulusallığı sağlayan ana etkenlerden biri olarak yer tutmaktadır. Çağımızda ulus adı taşıyan bir oluşum ana etkenin ırk ya da din birliği değil, dili de içeren kültür birliği olduğu kabul edilmektedir. İşte bu nedenledir ki, dil “kültürün aynası”dır. Vericiler olmak üzere, tarihin verileri içinde Türkler Müslümanlığı kabul etmeleriyle birlikte XI. yüzyıldan itibaren Arap ve Fars kültürlerinin etkisine girmişler, bunun ardından Tanzimat Devri (1860-1896) ile Batı'ya yönelmişlerdir. Bunun dilimize de sirayet etmesi ve sonunda toplum bünyesinde bir takım dil-kültür çatışmalarına yol açması kaçınılmazdı. Türkiye Cumhuriyeti, işte bu dil-kültür çatışmalarının sonucu olarak ortaya çıkan ikiliklerin giderilmesi amacıyla Dil Reformu'nu başlatmıştır. Dilde düzenlemelere gitme yönündeki uygulamalar genellikle anadiline, ulusal benliğe sahip çıkma ve eğitim birliğini sağlamanın sağlanmasından başarılı oldu. “Türk Dil Reformu”, ulus-devletin kurulması, çağdaşlaşmanın gerçekleştirilmesi, yeni toplumsal ve siyasi bir düzende Türkçenin, Arapça ve Farsçanın bölgelerinden kurtarılıp arındırılması, özleştirilmesi, sözlü dilden koparılmış bulunan yazı dilinin benliğinin kazandırılması için yeni bir dil yapılmasının hale geldiğiyle yapılmıştır. Dil Reformu'nun temel ilkesi, dilin bir ulusun toplumsal olarak birleştirici, bütünleştirici ve geliştirici olmasıdır. Doğal olarak önceleri Arapça ve Farsça dillerine bağlanmanın, dil reformumuza rağmen, bu kez Batı dillerine (yani Fransızca, Almanca dillerine) ve son yıllarda ağırlıklı olarak, kelimenin tam anlamıyla tek başına, İngilizce'ye yönelmesinin Türk toplumunun bünyesinde mevcut olduğu kadar süregelen dil-kültürlerine yeni bir biçimlendirmede bulunabilir. Bu bağlamda, Türk oranlarının dağılımı içerisinde, iç ve dış etkenlerin sonuçlarının bünyesinde oluşan “dil-kültür çekişleri” ve bu çekişmelerden kaynaklanan “dil antrenman sorunları” bugün de süregelmektedir. Elinizdeki bu kitap amacı, “dil-kültür” tarihimizi irdeleyerek, ülkemizdeki Türkçe ve yabancı dil eğitimini çağdaş eğitim odaklı ve başlangıç ​​düzeyindeki programlarda eğitim, dil eğitiminin karşı karşıya kaldığı sorunları dile getirmek ve bunların altından kalkılması için çözüm önerilerinde bulunmaktır. Bunların yanı sıra, diğer dillerin mesleki bilgi ve becerilerine göre bir boyut kazandırılması ve öğretmenlerimizin fedakarlıkla yürüttükleri eğitim faaliyetleri daha da saklanmalı ve anlamlı bir şekilde kesilmesi hedeflenmiştir.Tanı Metni

Tüm ayrıntıları görüntüle

Customer Reviews

Be the first to write a review
0%
(0)
0%
(0)
0%
(0)
0%
(0)
0%
(0)