Ekmeğimi Kazanırken

Maksim Gorki'nin otobiyografik üçlemesinin ikinci kitabı olan Ekmeğimi Kazanırken, Aleksey'in çıraklık yıllarını anlatır. Aleksey, zavallıların düşmesinin ardından kâh bir ayakkabı mağazası kâh gemide kâh ikon atölyesinde çalışıyor. Keskin gözleriyle insanları izleyen roman ve şiirle de tanışır ve okumak onun için gitgide bir tutkuya dönüşür. Yalnız, kitaplarda yazılan insanların çevresinde gördükleri birbirine benzemiyor. İleriki yıllarda sosyalist gençlik sürecinin kalıcılığını yapacak olan Maksim Gorki 19. yüzyıl Rusya'sının ses ve imgeleriyle dolu bu yapıtında, kişilerin şiddet, amaçsızlık ve düşmanlık için bir çözüm arama çabasını da anlatır. "Ben insanları çok seviyorum. Kimseye de acı vermek istemiyorum. Ama duygusal olmak doğru değil; korkunç gerçek, güzel yalanların kelimeleriyle gizlenemez! Hayata doğru! Hayata doğru! Yüreklerimizde ve beyinlerimizde bulunan bütün iyi ve insanca şeyler hayat içinde eritmek gerek!" Tanıtım Metni