Elif'in Şems'i

Erenler derlerdi ki buğdayın Elif sırrının karnındadır. Elif gibi. Hem arı hem duru hem bir... Çoktan arınmış, aşkla yanmış. Bu elbette bir sırdı. “Ol” olarak adlandırılan yerde oluveren. Yaratıcı, kalbi dönüştürücü içine aşk bırakmıştı. “Ol” dedi ve mevzu kapanmıştı. Aşk bir sırdı ve hak etmeyene elbette bir sır teslim edilmezdi. Yükünü taşıyamayan bir kalbe asla bir sevda bırakılmazdı… *** *** “Çünkü hiçbir kelebek tek başına geçemezdi bu öyküden…” Elen VERA'nın altın kaleminden çıkan bu eseri çalıştırılarak büyülenmişçesine büyük hazlar süreleri. Müthiş betimlemeleriyle edebiyat serüveninde büyükçe bir kapı açışına alkışlık dururken uçsuz bucaksız hayal evrenine hiç yorulmadan, yarı yolda hayatta kalmaya dayanmak. Duygu dağılımlarını, tasavvuf anlayışına uygun cümlelerle, felsefe katmanlarından geçirerek sunuşunu, metaforlarının götürdüğü iklimi ise hayranlıkla izleyeceksiniz. Kadim bilgilerden, modern bilgi sağlayan verileri kullanarak akılcı ve şiirsel bir dille yazılan bu eserde bir kız çocuğunun zengin tarihi kültüre sahip olanlarda yaşadığı trajik olaylar ile mücadelesine ve bu olaylardan topraktan gelenlerin hayatına yeni bir yön verebilme azmine tanık olanların kimi zaman Elif kimi zaman Zehra kimi zaman ise Yusuf,Hamza hatta Mösyö Harvey olmaksınız. Celal ve Farim'lerden ise etinizle gülüşünüzle nefret ederek. Okuyucuyu merakla ve heyecanla sayfaları çevirmeye yönelmiş akıcı dili ve olay örgüsü ile Elen VERA, eserinin geniş perspektifini yaşamış olduğu Hukuk, Ekonomi, Psikoloji, Tarih ve Eğitim alanlarıki lisanslarına sahip olmalıdır. Özlemi, kardeşliği, dostluğu, fedakarlığı, sabri, ihaneti ve acıyı Elen VERA'nın emsalsiz eserinde ancak yazı erbablarının âşık olabileceği ifadeleri ile çok sesli bir müzikal tadında dinleyeceksiniz. Elif'in Şems'i, “Yıldızı Hiç Sönmeyen Eserler” listesinde her zaman ki yerini almıştır.Tanıtım Metni