Er Kişi Niyetine - Osmanlı Yazınında Erkek-lik(ler) Kurgusu

Tarihin ötekisi çoğu zaman, aslında her zaman, kadınlar olmuştur. Tarihsel uçakta gerçekten var olup olmadığı veya görünür kılınıp kılınmadıkları hakkındaki bilgiler ve tartışmalar bir yana, edebiyatın yapıldığı, üretildiği ve muhatabı olarak da hep daha geride kalmış olanlardır.Peki ya diğer geç saatlerde, erkekler? Onlar, feminist tarihi yazımızın (büyük çapta haklı gerekçelerle) iddia ettiği kadar, ataerkil dünyamızın en görünür zamanında mı vardı? Görünmeyen, gösterilmeyen ya da tükenen taraflar var mı? Erkekler de, kadınlar kadar olmasa da, ataerkillikten zarar görmüş müdür? Kendileri için biçilen ve/ya şahsen içine doğmuş olanların eril kimliklerini, nerede, nasıl anlamlandırmışlardır? Erkeklerin toplumsal olarak taşıdığı cinsiyet rolleri, yıllar önce üretilmiş edebiyat verimlerindeki 'farklı, öznel ve deneyimsel' erkek-lik(ler) üzerinden okunabilir mi?Bu kitap, kendi ötekilerini yaratan ve yaratmaya devam eden, çevremizde hemen her gün karşılaştığımız erkek-lik hâllerini geçmişe dönük bir perspektifle inceleme çabasından ibarettir. Diğer taraftan Osmanlı edebiyatını tekdüze ve ezber denemeleriyle anlama çabamızdan bir uzaklaşma denemesi olan bu çalışma, erkek kanonun üretip tükettiği bir yazın dünyasında esasen, erkeklik(ler) açısından nasıl bir çeşitlilik ve deneyimler bütünü olabileceğini de ortaya koymayı amaçlamıştır.Tanıtım Metni