Erken Okuryazarlık Becerileri ve Desteklenmesi

Bir toplumun temel işlevlerinden biri gençlerinin eğitimidir. Ebeveynler çocukların ilk ve en önemli öğretmenleridir, ancak teknolojik dünyamızda okullar kritik bir rol oynar. Okuma, okulların geliştirdiği en önemli beceridir; 21. yüzyıl dünyamıza katılım için temel bir öneme sahiptir. Eğitimciler onlarca yıldır tüm çocukların ihtiyaç duyduğu becerileri edinmesini sağlayacak okuma öğretimi yöntemleri geliştirmeye çalıştılar, ancak Amerika Birleşik Devletleri ve Türkiye de dahil olmak üzere birçok ülkede başarıya ulaşmak mümkün olmadı. Uluslararası Değerlendirme Programı (PISA), dünya çapındaki ülkelerdeki başarıyı takip ediyor. 2018'deki en son raporunda, Türkiye'nin matematikte şaşırtıcı ilerlemeler kaydettiğini, ancak okumada hiçbir ilerleme kaydetmediğini tespit etti (Schliecher, 2019). Okuma eğitiminde önemli ilerlemeler elde etmek neden bu kadar zor? Bu son derece zor soruya üç cevap var. İlk olarak, okuma, ancak yakın zamanda anlamaya başladığımız karmaşık bir süreçtir. İkinci olarak, karmaşık dünyamızda işlev görmek için gerekli olan okuma becerisinin gelişimi, hem evlerde hem de okullarda beslenen dil ve bilişsel kapasitelere dayanır ve çocukların resmi eğitime başlamadan önce gelecekteki başarılarının temelleri atılır. Üçüncü olarak, pedagojik yaklaşımlarımız, okuma süreci ve gelişimini hızlandırmanın en etkili yolları hakkında edindiğimiz bilgileri tam olarak kapsamamaktadır. Erken Okuryazarlık Becerileri ve Desteklenmesi adlı bu kitap, ileri düzey okuma becerisinin edinilmesi için zemin hazırladığı için temel öneme sahip olan okuryazarlık gelişiminin erken aşamasının Türkiye'de anlaşılmasını ilerletmektedir. Onlarca yıllık araştırmalar, okumanın fonemik farkındalık ve harfleri sesler ve kelimelerle ilişkilendirmek için gereken temel bilgi ve stratejileri içeren kod tabanlı becerilere dayandığını açıkça ortaya koymuştur. Ayrıca dilin karmaşık metinleri okuma ve yazma becerisinin kritik belirleyicisi olduğu da iyi bilinmektedir (Dickinson ve Morse, 2019). Bu dil becerileri, kelime dağarcığını, karmaşık sözdizimini anlama ve kullanma becerisini ve çeşitli türlerde söylemi anlama ve üretme becerisini içerir. Okumanın bu yönlerinin her biri bu kitapta ele alınarak, akademisyenlere ve eğitimcilere erken okumaya dengeli bir giriş sağlanmaktadır. Erken okumaya odaklanmak çok önemlidir. İlkokulun sonunda dil becerileri ve okuma becerisi, uzun vadeli okuma için büyük ölçüde belirleyicidir. Ancak başarılı bir okuma için gereken dil becerileri ilk olarak evlerde geliştirilir. İyi eğitimli ve varlıklı ebeveynler genellikle çocuklarının okul başarısı için ihtiyaç duyduğu beceriye yönelik destek sunarken, sınırlı eğitim ve kaynaklara sahip olanlar genellikle daha az başarılıdır. 2018 PISA çalışmasından elde edilen verilerin analizi, "sosyoekonomik açıdan en avantajlı %10'luk dilimdeki öğrencilerin, okuma konusunda en dezavantajlı %10'luk gruptaki öğrencilerinden daha iyi performans sergilediklerini ... [bununla] üç yıldan fazla eğitime eşdeğer olduğunu ortaya çıkardı (s.5, Schliecher, 2019). Bu gerçeğin kabul edilmesi, politika yapıcıları ve eğitimcileri, bu nüfuslara okumayla ilgili beceriler için erken destek sunma çabalarına duyulan ihtiyaç konusunda uyarmalıdır. Hedefe ulaşmak için enerjik adımlara ihtiyaç vardır. Göçmenler, ana dili Türkçe olmayan ebeveynler ve özel ihtiyaçları olan kişiler, çocuklarına ihtiyaç duydukları deneyimleri ve eğitimleri sunmak için okullara ve toplum programlarına bağımlıdırlar. Bu kitap, bilimsel bilgilerin pedagojiye dönüştürülmesi için rehberlik açısından zengindir. Bu konu yalnızca bir bölüme ayrılmış olsa da da umarım eğitimciler tüm öğretimlerine aktif unsurları dahil etmeye çalışırlar. Erken Okuryazarlık Becerileri ve Desteklenmesi, teori ve pratiğin birleşimi, genişlik ve erken kurutmayı desteklemek için gereken içerik dengeli bir şekilde kapsaması ile hem okuryazarlığın nasıl yapılandırılabileceğini hem de nasıl geliştirilebileceğini isteyenler için güçlü bir temel sağlar. Doktora David K. Dickinson / ABDTanıtım Metni