Timaş Akademi Yayınları
Fıkıh Usulünde Lafızların Kesinliği Sorunu
Fıkıh Usulünde Lafızların Kesinliği Sorunu
Teslim alım stok durumu yüklenemedi
İnsani iletişimin en önemli unsurlarından biri olan dil, insanın toplumsal dönemlerinde bir tezahürü gösterme yanı sıra konuşma ve ilerlemenin ortaya çıkmasında temel bir araç olarak mevcut değildir. Dilin kesinliği tartışmasını, yöntem olarak dilin güvenilirliğini ve elde edilen değerin sorgulayan metodolojik bir problem olarak görülmesi mümkündür. Dilin bu ilişkilerinin sorgulanması, İslâm düşüncesi içinde yaşayabilecek sağlam mühendisliğin ne olduğu tartışmasının da devam etmesi. Selma Çakmak'ın, Fıkıh Usûlünde Lafızların Kesinliği Sorunu'nun adını verdiği bu çalışmanın temel araştırma sorusu; İslam düşüncesinin tarihte ortaya çıkan dilin kesinliği tartışmasının Sadrüşşerîa'nın fıkıh usûlü düşüncesinde nasıl bir problem olarak ele alındığı, yorumlandığı ve sonrasında nasıl bir seyir takip ettiğidir. Dilin kesinliği problemini ortaya çıkaran nedenler nelerdir? gerekçenin sürme tehlikeleri nelerdir? Dilin kesinliği tartışmaya açıldığında vahyin otoritesi ve şeriat nasıl açıklanabilir?Kesinlik tek olup olmadığı, dereceli olup olmadığı?Bu tartışmada kesinlik anlayışının rolü nedir?Kesinliğin sınırları ve esasları vardır?Bu doğrultuda Râzî ve Sadrüşşerîa'nın kesinlik anlayışı nasıldır?Sadrüşşerîa'nın dilin kesinliği tartışmasını Hanefî usulüne taşımanın ne olduğunu anlamak?Onun bu tartışmada izlediği yöntem Hanefî anlayışını eder mi?Sadrüşşerîa ile Hanefî edebiyata giren bu meselenin temel Hanefî usûl çalışmaları dikkate alınarak nasıl bir seyir izlemiştir? Dilin kesinliği problem elfâz meseleleri çerçevesinde Sadrüşşerîa'nın fıkıhının bildiğine nasıl yansımıştır?Bu yerde Râzî ve Sadrüşşerîa'nın bu meselelere yönelik yaklaşımları dilin kesinliği tartışmaları ile ilgili sorular ile Râzi'den Sadrüşşeria'ya bu konunun tarihî süreci bütün ayrıntılarıyla ele alınmaktadır.Tanıtım Metni
Paylaşmak
