Gemi

"Bu gemiye dünyanın farklı ülkelerinden çocuklar alıp onlarını iyi insanlar olarak yetiştirdikten sonra kendi doğduklarıtopraklar dışında dünyanın herhangi bir yerine, tüm iklimlerdeve her tür toprakta uygun yetişebilen meşe palamutları gibibırak edeceğiz.Onlardan, saklandıkları yerlerdeki iyi insanları çoğaltmalarını bekle.Bu, süt mayalamak gibi...Çocukları daha birkaç tane kırdığımız gemiye kadar ve onlarıbırak ettiğimiz topraklarda yetişmiş, eğitimli, aydın, kadınlarınlıkadınların anneliği rehberiyle üç başa kadar sevgi doluve doygun şekilde büyütmeye, sonra da anaokulu, ilkokul, ortaokul, lise ve üniversite eğitim paketleri içinde gelişimlerinisağlamaya karar verdik. Bunların hepsi ama hepsi aynı geminin içinde...” Dünya denizlerinde dolanan bu geminin içinde büyüdüOğuz. Vakti geldiğinde bırakıldığı şehir artıkolağanüstü gökdelenlerle çevrili bir tarih müzesiydineredeyse... Yollarda ıslık çalmayı sevdiama en çok zihninde dolanan o melodinin sesinin aradığı, “Susun garip kuşlar ötmeyin susun, yetimler güzeli yürümemuyusun...” Kucağında uzun süren kadın ve onun gölgesinde kaldığını zannettiği yerde oralarda bir yerdeydi...Tanıtım Metni