Gerisayım Kenti

Kıyamet Polisi'nin üçlemesi, serinin ikinci kitabı Gerisayım Kenti'yle devam ediyor. “HER SEÇİM BİR VAZGEÇİŞTİR, HER ADIMINIZLA ARKANIZDA BİNLERCE ÖLÜ MUHTEMEL EVREN BİRAKIRSINIZ.” Kıyamete yetmiş yedi gün kaldı. Uzaydaki küçük mavi düzenleme, bölgeye, dünyamıza, 2011GV1 isimli bir asteroit çarpacak, yaşam sona erecek. Dedektif Hank Palace işsiz artık, cinayetleri, gizemleri çözdüğü günler geride kaldı. Ta ki geçmişinden bir dost, kayıp kocasını bulması için rica edene kadar. Brett Cavatone arkasında hiçbir iz bırakmadan kayboldu ama eşi Martha kocasının asla böyle bir şey yapmayacağına emin. Her şey bitene dek birlikte olacaklarına söz vermişler ve Brett sözünden dönecek bir adam değil, herkes böyle diyor. Hank Palace bu soruşturmada ortaya çıkan ipuçlarını takip edip üniversite dönüşünden bozulma bir Özgür Cumhuriyet'e gidiş ve ölüme giden mültecilerin bu kıyamet olayları de karşılaştıkları merhametsizliğe olaylar olacak. Palace'ın parçalanan bir toplum, sözünden asla dönmeyecek bir adam bulup eşine geri getirmesi gerekiyor. Ama bunu neden yapsın ki? Dünyadaki bu kısa zamanı Niçin böyle davranıyorlar koşmaya harcasın? Kıyamet Polisi'nin üçlemesinin Philip K. Dick'in sahibi ikinci cildi Gerisayım Kenti kıyametin seviyesinde farklı bir gizem sunuyor ve Hank Palace bir kere daha "katil kim"in ötesindeyle yüzleşiyor: Biz insanlar, katılanlar neyuz? Çöken bir medeniyette onların sözlerinin anlamı kalır mı? Neden sonumuzu bile yaşamaya devam ediyoruz? “Müthiş bir hayal gücünün ürünü, genel olarak neşe çıkışı – yaklaşan kıyametin bu kitaptaki gibi bir şey geliştirmekten hiç de zor değil. Türleri harmanlamakta usta olan Winters yine karşımızda.” –Kitap listesi “Winters, insanların en iyi davranışlarının devamını sağlamak için nasıl sayısal ve ilkel kapasitelerinin kurbanlarını biriktirmeyi çok iyi başarıyor.” –Toronto Star “Palace her şeye rağmen sevilesi bir karakter olarak okumayı başarıyor, tam kıyamete yakışacak bir kahraman.” –Publishers Weekly Tanıtım Metni