Gümrükten Geçen Anılar

Ayşe Topçu der ki; Anı yazmak, yaşadıklarımız, çevremize dışarıya bakabilmektir. İçinde yaşarken fark ettiğimiz durum, arada sırada girip de olaylardan uzaklaşınca daha net ve bütüncül görme şansımız oluyor. Çünkü olayın aktörü değil, seyircisiyiz. Bu nedenle anı yazmak, yaşadıklarımızı bir tanık gibi anlatmak ve taşımak anlamına geliyor. Anı içimizde biriken tortuları arıtmamıza yardımcı oluyor. İç dünyamızda bir müsvedde gibi yerleşmiş, olaylar, durumlar ve kişilerin edebiyatın birleşiminden başlayarak güzelleşiyor. Bu güzelliğin diğer insanları paylaşmak hem bizi rahatlatmakta hem de mutludur. İş hayatı sadece ekonomik bir eylem değildir. Aynı zamanda sosyal bağların, güzellerin, acının ve sevincin paylaşıldığı bir yaşam alanıdır. Gümrük biriminde fedakârca çalışan insanlar, her türlü zorluklara karşı kader birliği yaşamışlar ve bu süreç içinde olağanüstü anlar biriktirmişlerdir. Anıları yazmanın insanı onarıcı ve iyileştirici gücü olduğu gibi hayatı anlamlandırmada, insanın varoluşunu kalıcı kılma duygusunda büyük rolü vardır. İşte bu düşüncelerden hareketle, gümrükte çalışanlardan anılarını gönderenleri bu kitapta bir araya getirdik. Anılar yaşanmışlıkların müzesi gibidir. Kitapların sayfaları arasında anılara yolculuk yapmayı çok zevkli ve ilginç bir şekilde umuyorum. Ben anılarımı yazarken ve anılarını toplarken çok zevk aldım. Gümrükçü olan ve olmayan herkesin de kitap zevkiyle okumasını ümit ediyorum. Tanıtım Metni