Hakikat-Sonrası Çağda Yalan Yemin ve Siyaset

Elinizdeki çalışma, yalan ve siyaset arasında danışmanlık sistemi merkeze alarak oldukça özgün bir şekilde tartışıyor. Yalan söylemeyi yeminli beyanla birlikte ele alan Özden, dilin sadece bir konuşma aracının yapılabileceğinin, aynı zamanda dilin etik bir politika olarak okunuşun da çiziliyor. Çağdaş demokrasi kuramlarını Jacques Derrida, Hannah Arendt ve Giorgio Agamben ile tartışan Özden, bizi hakikatin ardından siyasete farklı bir perspektiften incelemeye davet ediyor. Özden'e göre bugün “söz konusu olan, konuşan varlıkları olarak insanın kendi koşulunu verme kapasitesindeki bir eksiklik olan bu musibet halidir. Bu hakikat-sonrasına ilişkin olarak birçok yazara, farklıe, akademisyene bir kez farklı olduğunu düşündüren, kendi geleneksel rollerini, yani olgulara yapmakla faaliyetlerine sorumluluklarını yerine getirmelerine bu musibet hali dilin/konuşmanın engel olmaya devam etmesidir.”Özden'in çalışması, okuru siyasetin derinliklerine dayanan hakikat-sonrası siyasetine ufuk açıcı bir katkı sunuyor. Tanıtım Metni