Hayatımdaki Tüm Mutluluğu Sana Borçluyum

Bunların arasında Leonard ve Virginia Woolf çiftinin birliktelik hikâyesi “büyük aşklar” sınıfına girecek cinsten değil. Özellikle Virginia cephesinden olursa olsun, tutkudan ya da gerginlikten bahsetmek zordur. Victoria dönemi İngiliz toplumunun feragat ve özveri telkini ile bir eş ve anne olarak kadına biçtiği rolü kanksamaz ama kırılması de söylenemez. Uzlaşımcıdır. Zira uzlaşımlar insan ruhundaki çatlakları bir alçı gibi kapatır. Sıkıca sarar, saklar, korur. Leonard Woolf ile ilişkinin baştan “evlenme” üzerine kurulmuş olması daha olası nedenlerini belki biraz burada aramak gerekir. Carole d'Yvoire, Virginia Woolf'un yazarlığının ilk adımını atarken kayıtlı bu evlilik kararının, bu indirme hamlesinin arka planını irdeliyor. Hem onun hem de Leonard'ın kullandığı, açık yaralarla derin izler bırakan belli kırılmalarını an hikayelerini söyleyerek, bu evliliğin koşullarının nasıl oluştuğunu ortaya koyuyor. Evliliğin umdukları gibi krizlere çözüm değil, bilakis yeni krizlere işaret ettiğini gösteren hayatındaki bir başka önemli viraja işaret ediyor: birlikte var oldukları yayınevi Hogarth PressTanıtım Metni