Totem Yayınları
Höbek Güneşi
Höbek Güneşi
Teslim alım stok durumu yüklenemedi
Ve gece donlu küheylanın toynakları havalarının toprakları Çaldıran saklamayı kaplayan ölülerden. Güneşin kapsamı kapanırken, toprak kanı emip yalan yaparken kabardı obur toprak gibi göğsü Muzaffer Hünkâr'ın. Dilini, dinini ve rengini kaybetmiş tekçe insanlar yerde yatanlar, paramparça dört bir köşeye serpilenler. Vatanlarında düşen ve uzaktan gelen ölüler, ölüler, ölüler... Ölüler arasında çokça maskeli savaşçı. Miğferi bir yana düşmüş uzun saçları kana bulanmış ölüler... Hünkâr buyurdu. Çıkarıldı maskeler. Bakıldı, toprakta erlerinin yanı başında yatan kadınların. Onlar geceye şavkı vuran ay yüzlü Kızılbaş kadınlardı. Savaşmışlar ve aşikâr bir yenilgi içinde devrilen mutlu savaşçılardı. Kılıçlarının kabzası henüz sıkılmış avuçlarında, bedenlerinden ayrı kollarında kılıçları kadınlar… Aşikâr oldu herkese bunlar birer dişi alptılar, uzaktan gelen vatanlarını savundular, kılıççap bu topraklarda kaldılar. Hünkâr bir an duraksadı. Dik onlara baktı, orada kalan kadınlar… Bir süre bakılan mutlu ölü kadınlar, hayret ve takdirle. Ve sonra “Bu kadınların törenleriyle gömün! Saygıda kusur olunmaya!” diye ferman eyledi. Tanıtım Metni
Paylaşmak
